• Ana Sayfa
  • Hakkimizda
  • Üye Olun
  • Ziyaretçi Defteri
  • Forum
  • İletişim
  • Görsel Eğitim Setleri

  • _______________

    ZiyaretÇi BilgileRi 

    Bilgileriniz 

    » Bu sitemizi ziyaretin.

     

     

     

     

     

    PAYLAŞINN..!

     

    EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu

    Paylaşıyorum

    Guzel Kokulu Ucucu Yaglar

    Güzel Kokulu Uçucu Yağlar

    Zeynep SABIRLI



    Fesleğen (Ocimum basilicum), adaçayı (Salvia officinalis), oğulotu (Melissa officinalis) gibi aromatik bitkilerin yaprak ve çiçeklerinden oldukça güzel kokular yayılır. Bu kokuların bir damlası, kâğıt, kumaş gibi herhangi bir nesne üzerine konduğunda uçup gider; bu sebeple sözkonusu kokular 'uçucu yağ' olarak isimlendirilir.

    Organik maddelerin bir karışımı olan uçucu yağların miktar ve muhteviyatı; bitki türüne, çevre, iklim ve toprak şartlarına, uygulanan kültürel işlemlere, hasat zamanına ve damıtmaya kadarki muhafaza durumuna bağlı olarak değişir. Uçucu yağlarda 2.000'den fazla kimyevî bileşen tespit edilmiştir. Bunların en mühimleri; terpenler, oksijenli terpenoit türevler ve benzenoit yapıdaki bileşenlerdir. Azot ve kükürtlü bileşikler de uçucu yağların yapısında görülür. Bir uçucu yağı, en küçük özelliğine kadar taklit etmek ve lâboratuvarda tabiî formülüyle aynen sentezlemek mümkün değildir.

    Bitkinin çeşitli dokularındaki salgı bezlerinde gerçekleştirilen metabolik faaliyetler neticesinde yan ürün (ikincil) olarak uçucu yağlar sentezlenir. Tabiat eczanesinde bin bir İlâhî ismin tecellisine ayna olan bu faaliyetleri, kimya mühendisleri lâboratuvarlarda taklit ederek parfüm, deodorant gibi güzel kokular üretmeye çalışırlar.

    Uçucu yağların vazifeleri
    Bitkilerin kök, çiçek, yaprak vs. bölümlerinden elde edilen saf uçucu yağlar, kozmetiğin yanı sıra, ilâç ve gıda sanayinde, ayrıca bitkilerle gerçekleştirilen tedavilerde kullanılır. Bir kısım uçucu yağlar, beyindeki bazı kontrol bölgelerini harekete geçirerek kalb ritmi, kan basıncı, solunum ve hormon salgılanmalarına tesir eder.

    Uçucu maddelerin sadece koku şeklinde kullanıldığı bir tedavi olan aromaterapi; cilt bakımının yanı sıra, bazı kas, kemik, eklem, solunum, dolaşım, sindirim hastalıkları ile strese bağlı rahatsızlıkların tedavisine yardımcıdır. Uçucu yağların terkibinde antimikrobiyal unsurlar bulunduğundan, son yıllarda antibakteriyel, antifungal ve antiviral aktiviteleri araştırılmaktadır.

    Adaçayının sap ve yapraklarından elde edilen uçucu yağın ihtiva ettiği 'thujone' bazı bakterilere (Sarcina sp., Staphylococcus aureus, Bacillus subtilis) karşı antibakteriyel özelliğe sahiptir. Tarçın, karanfil, kimyon, dereotu, nane, biberiye, çörekotu ve benzeri bitkilerden elde edilen uçucu yağların da farklı bakterilerin gelişmesini engellediği gösterilmiştir. Ancak, uçucu yağların insanlar üzerinde farklı tesirleri de olabilir. Meselâ aşırı miktarda adaçayı tüketimi insan sağlığına zararlı olabilir.

    Yiyeceklerin lezzetinin alınmasında da, uçucu yağların önemli vazifeleri vardır. Meselâ, pişen bir kakaolu kekten etrafa yayılan kakao ve vanilya kokusu onu câzip kılar ve iştah açar. Aynı şekilde, portakal, domates, kahveden veya ızgarada pişen etten zevk alınmasının bir sebebi de, onların etrafa neşrettiği kokudur.

    Esrarengiz haberleşme
    Bitki kokuları; insan ve hayvanları tehlikeye karşı uyarıcı hususiyet taşır. Tehlikeli veya zararlı maddeler genellikle kötü kokar. Maydanoz, zehirli olan baldırana çok benzer. Fakat bu iki bitkinin kokuları tamamen farklıdır. Maydanozun kendine has hoş bir kokusu, baldıranın ise rahatsız edici, kötü bir kokusu vardır. Kokuyla ayırt etme olmasaydı, insanlar baldıranı, maydanoz zannederek yiyebilirdi.

    Uçucu yağlar, bitkilerin düşmanlarından korunmasında da rol alır. Bazı böceklerin ana besin kaynağı olan bitkiler, zararlı böceklerin kendilerine yaklaşma ihtimali bulunduğu zamanlarda, uçucu yağ üreterek, onunla sözkonusu zararlı böceklerle beslenen başka böcekleri davet eder. Komşu bitkiler tarafından da algılanan bu kokularla onlara savunmalarını ayarlamaları konusunda âdeta ikazda bulunulur. Aklı ve şuuru olmayan bir bitki, çeşitli kimyevî maddeler salgılayarak çevresiyle irtibat kurabileceğini nereden bilir? Zararlı böcekleri tanımaları, kendilerini korumak için, faydalı böcekleri, sentezlenen uçucu yağ asitleriyle haberdar etmeleri ve hattâ komşu bitkileri uyarmaları akıl ve şuurdan mahrum bu bitkilere verilemez.

    Bitkilerin üremesi esnasında, tersi bir durum söz konusudur. Uçucu yağlar çiçekten çiçeğe polen taşıyan böcekler için vazgeçilmezdir. Bu durum, özellikle gece, çiçek açan bitkilerde böcekleri çekmek için, çiçeğin renginden ve şeklinden daha tesirlidir. Koku salan bitkide lezzetli bir nektar deposunun var olduğu bu şekilde anlaşılır ve böcek, bitkiye yönelir.

    Netice olarak, koku birçok vazifesi olan kimyevî bir terkiptir. Bilhassa uçucu yağlar olarak bilinen kokuların gerek bunları üreten bitkilerde, gerekse bunlardan istifade eden insanların hayatında önemli roller oynaması, kâinatta her şeyin Hâkim-i Ezelî tarafından hikmetle yaratıldığını, hiçbir şeyin boş ve mânâsız olmadığını gösteren güzel bir delildir.

    Dipnotlar
    Tezkireti'l Kurtubi, s. 342/619
    Nesai, İşretu'n-Nisa 1, (7, 61)
    Tirmizi, Edeb 37, (2791)
    Müslim, Elfaz 20, (2253); Ebu Davud, Tereccül 6, (4172); Nesai, Zinet 75, (8, 189),
    Tirmizi, Edeb 37, (2792)


    azizyilmazcom.tr.gg
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol